PLC Aslında Nedir?

PLC cihazı yani Türkçe ismi ile Programlanabilir Mantık Denetleyicisi; algılayıcılardan aldığı verileri, kendi içinde bulunan yazılmış program ile işleyen ve çıktıları işletme çalışanlarına ya da makinalarına ileten mikroişlemcili bilgisayar sistemidir. PLC üzerinde bulunan sensörler sayesinde girdi olarak gelen verileri okur, içinde yazılı olan programa göre bağlı bulunduğu birimlerin, kontrolünü ve haberleşmesini sağlar. Piyasa da bulunan ve mikrokontrol kartları olarak adlandırılan diğer kartlardan PLC’nin farkı, PLC’ler daha ağır çalışma koşulları altında bile çalışabilecek şekilde tasarlanmış olmalarıdır.

PLC’ler için kısaca işletmeler de bulunan üretim gibi birçok sürecin içerisinde yer alan robotik ekipman, taşıyıcı bant gibi elektromekanik unsurların kontrol edilebilmesini sağlayan cihazdır, diyebiliriz.

PLC’lerin işletmeler için en büyük avantajlarından birisi komutları gerçek zamanlı olarak işleyebilmesidir. Bu sayede bağlantılı olduğu cihazlara bu komutları en kısa sürede ileterek, komutların ve fonksiyonların gerçekleştirilmesini sağlar. Bu özelliğinden dolayı PLC’ler kritik iş süreçleri bulunan işletmelerde de kullanılabilmektedir.

PLC’ler de kullanılan programlama dili, bu cihazları kullanan kişiler için üst düzey programlama yetisine sahip olmalarını gerektirmemektedir. Anahtar kodlama dili kullanılan PLC’ler basit bir yapı ile kolayca programlanabilmektedirler.

1960’lı yıllardan öncesinde üretim faaliyeti yapan işletmelerde röle tabanlı adı verilen sistemler kullanılırdı. Bu röle tabanlı sistemlerde bulunan rölelerin değiştirilmesi işletmeler için çok masraflı olmaktaydı. Örneğin bir makine içerisinde bulunan sınırlı ömürleri olan binlerce röle ve bu rölelerden işletme içine dağılan yine binlerce sayıda kablo! Bakım ve arıza tespiti konularında işletmelere çok sıkıntılı süreçler yaşatan röle tabanlı sistemlerin değişmesi gerekmekteydi.

1960’lı yılların sonlarına gelindiğinde ve bilgisayar tabanlı ürünler tanıtıldıktan sonra, ilk ticari PLC olarak MODICON 084 piyasaya tanıtıldı.

İşletmeler bu yeni PLC modelinin piyasaya çıkması ile birlikte, çalışma koşullarına uygun olabilecek çözümler aramaya başladılar. Üretilecek yeni PLC’ler rahatlıkla çalışanlar tarafından programlanabilir ve uygun hale dönüştürülebilir olmalıydı. Uzun yıllar boyunca ihtiyaçları giderebilmeli ve çok kötü olarak nitelendirilen endüstriyel ortamlarda da çalışabilmelilerdi.

İlk versiyon olarak tabir edilen PLC’ler de kullanılan işlemciler küçük PLC’ler de kullanılabiliyor ancak büyük PLC’ler için yeterli gelmiyordu. İşlemcilerin gelişmesiyle beraber orta ve büyük tabanlı olarak nitelendirilen tüm PLC’ler de mikroişlemci kullanılmaya başlandı.PLC’ler 1973 yılında ilk kez haberleşme özelliği kazandılar. Bu anlamda ilk sistem MODBUS sistemiydi. Bu sistem sayesinde artık PLC’ler başka PLC’ler ile konuşabilmek de ve makinalardan uzakta olabilmekteydi.

PLC’nin Avantajları

  • Diğer sistemlere göre kullanımı kolaydır.
  • Güvenlikli bir yapıya sahiptir.
  • Röle sistemine göre daha az yer kaplar.
  • Meydana gelen arızayı onarması kolaydır.
  • Yeni bir değişime daha kolay uyum sağlayabilir.
  • Zor endüstriyel şartlar altında çalışabilir.
  • Röle sistemine göre kablo karışıklığı ortaya çıkarmaz.
  • Girdi ve çıktıların durumları kolaylıkla izlenebilir.
  • Önceden hazırlanmış yapıları rahatlıkla kullanabilir.

PLC’lerin Kullanım Alanları

İşletmeler de var olan tüm otomasyon işlemleri için PLC’ler rahatlıkla kullanılabilir.

  • Gıda Sektörü
  • Üretim Hatları
  • Kimya Sektörü
  • Depolama Sistemleri
  • Asansörler de Sıra Kontrolü Sağlayıcısı
  • Otomotiv Sektörü
  • Tekstil Sanayi
  • Aydınlatma Sistemleri
  • Paketleme ve Ambalajlama Tesisleri

You Might Also Like

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir